Dışarıda balık yemek istediğimde karşıma hep olağan şüpheliler çıkıyor; somon ya da levrek 🐟. Uzmanlığı balık olmayan bir restorana gittiğinizde bu ikisinden başka bir balık yemenize imkan yok. Müşteriler daha çok tercih ettiği için mi bu böyle yoksa restoranlar bu şekilde tercih ettiği için mi ben emin değilim. Restoranlara sorsanız müşteriler bunları tercih ediyor diyeceklerdir, bence somon ve levreğin maliyetlerinin nispeten düşük oluşu (lüfere göre mesela o lüfer fiyatları nedir öyle 🤦🏻♀️), ikisinin de fileto olarak kolay dondurulması/donuk satın alınması ve pişme kolaylığı asıl tercih sebepleri. Peki restorancılık böyle mi olmalıdır konusunu başka bir yazıya bırakıyorum. Restoranlarda önümüze ısıtılıp ısıtılıp konan balıklar somon ve levrek olunca, evde balık yiyeceğimiz zaman bu ikisini çoğunlukla tercih etmiyorum. Ama bir tarif var ki benim için yeri ayrı, o amanın açılımı işte bu Poşe Somon Salatası tarifi.
Dışarıda hafif birşeyler yemek istediğimde gözüm hemen balıklar kısmına gidiveriyor. Yağa bulanmamış olduğunu düşünmeye çalışarak somon ve levrek arasından isteksizce bir seçim yapmaya çalışıyorum. Oysa somon zaten yağlı bir balık ve yağa bulamadan da pişirmek mümkün. Evde somon pişirdiğimde bu tarifte uyguladığım poşeleme tekniğini (haşlama demem lazım belki de) kullanmayı tercih ediyorum. Bu şekilde balığı suda haşlayınca somonun mevcut yağı ve tadının ağırlığı azalıyor. Bu arada bütün bu haşlama işlemi balığın kokusunu ortaya çıkartıyor, o yüzden balık kokusunu sevmiyorsanız siz somonunuzu yağsız bir tavada da pişirebilirsiniz.
Bu salatada kullandığım en önemli numara daha önce sizinle Patlıcanlı Pizza tarifimde paylaştığım kızarmış kapariler. Kapariyi normalde pek sevmiyorum aşırı tuzlu gelir tadını tam alamam. Ama bu tarifte olduğu gibi kızartıldığıklarında bambaşka bir boyuta çıkıyorlar. Tuzlulukları baki kalsa da kızardıklarında aldıkları doku, tatları sanki onları bambaşka bir malzeme yapıyor. Ben bu salatada yumuşak somon etine arkadaş olsunlar diye kapari ve narı seçtim. Biri tuzlu ve çıtır çıtır, diğeri ise sulu sulu ve tatlı. Bence mükemmel bir uyum yakaladılar birlikte.
Salatayı yaparken de özellikle bebek ıspanak yaprağı kullandım ki yeşilliklerin de kendine has bir topraksılığı bir karakteri olsun. Siz elinizin altında bulunan her zaman kullandığınız yeşillikleri de kullanabilirsiniz. Ama roka, tere gibi acılığı (bitterness aslında anlatmak istediğim) baskın olan otlardan az kaşık marulu gibi daha yumuşak tada sahip yeşilliklerden daha çok kullanmanızı tavsiye ederim. Böylece benim amaçladığım lezzet kontrastının tadına siz de varabilirsiniz.
Afiyet olsun.
- 500 gr. somon fileto, derisi alınmış
- 1 paket bebek ıspanak
- 2 avuç kapari
- 2 dal biberiye
- 1 su bardağı nar tanesi
- Yarım limon, dilimlenmiş
- 2 çorba kaşığı nar ekşisi
- 4 çorba kaşığı zeytinyağı
- Yarım limonun suyu ve kabuklarının rendesi
- 1 çorba kaşığı karabiber tanesi
- Tuz, karabiber
- Derin bir tencereye su, biberiye, tuz, limon dilimleri ve karabiber tanelerini ekleyerek kaynatın.
- Somonlarınızı porsiyonluk parçalara bölüp, tuz ve karabiber ile tatlandırdıktan sonra kaynayan suda 5-6 dakika haşlayın.
- Bebek ıspanak yapraklarını yıkadıktan sonra iyice kurutun.
- çorba kaşığı zeytinyağında kaparileri kızartın ve bir havlu ile fazla yağını alın.
- Nar ekşisi, zeytinyağı ve limon suyundan bir sos hazırlayın.
- Ispanaklar ile sosun yarısını iyice karıştırın.
- Ispanakların üzerine somonları, kızarmış kaparileri, nar tanelerini ekledikten sonra sosun kalanını ekleyin ve limon kabukları ile süsleyerek servis edin.
Leave a Reply